Ekonomik kriz deprem korkusundan büyük: Eskiden en azından gelip fiyat sorarlardı

İstanbul’da Deprem Sonrası Riskli Binalar Gündemde!

23 Nisan günü İstanbul’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından, şehirdeki riskli binalar tekrar gündeme geldi. Özellikle deprem bölgesi olarak bilinen İstanbul’da, yapı güvenliği konusunda kırılgan bölgeler endişeye neden oluyor. Zemin yapısının sağlam olmadığı bölgelerde yaşayan milyonlarca vatandaş evlerine girdiklerinde büyük bir endişe yaşıyorlar. Ancak zemin yapısının sağlam olduğu düşünülen bazı ilçelerde daire fiyatlarında hızlı bir artış yaşanıyor.

Özellikle en riskli bölge olarak kabul edilen Fatih ilçesinde daire fiyatları durgunlaşmış durumda. Deprem gerçeğiyle yüzleşen insanlar, evlerini yenileme isteği duyarken, kentsel dönüşüm sürecinde belirsizlikler ve yüksek maliyetler nedeniyle kararsızlık yaşıyorlar.

818 Bin Bina 2000’den Önce İnşa Edilmiş

Kandilli Rasathanesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülen zemin ve yapı analizlerine göre, 1980 öncesine ait yapıların en yoğun olduğu ilçeler Beyoğlu ve Beykoz’dur. İstanbul genelindeki bina stoku verileri ise düşündürücüdür. Şehirde yaklaşık 6 milyon konut bulunurken, bu konutların büyük bir bölümü 2000 yılı öncesinde inşa edilmiştir. Yaklaşık 817 bin bina 2000’den önce yapılmıştır.

İstanbul’da Riskin Yoğun Hissedildiği İlçeler

İstanbul’da riskin yoğun şekilde hissedildiği ilçeler arasında Avcılar, Fatih, Beyoğlu, Beykoz, Zeytinburnu, Esenler, Küçükçekmece, Tuzla ve Beylikdüzü bulunmaktadır. Bu ilçelerdeki yapı stoku genellikle yaşlıdır ve bazı mahallelerde zemin yapısı risklidir. Fatih, Beyoğlu ve Beykoz gibi tarihi ilçelerde 1980 öncesi yapıların yoğun olduğu ve bu yapıların inşaat kalitesinin yetersiz olduğu vurgulanmaktadır.

Fatih İlçesinde Daire Fiyat Ortalaması 3 Milyon TL

Fatih ilçesindeki durum hakkında konuştuğumuz Emlakçı Ali Şenel, depremin ardından insanların ev alım-satımı konusunda tereddüt yaşadıklarını belirtirken şunları paylaştı:

“Zemin sağlam olsa da binalar artık ömrünü tamamlamış durumda. Demirlerinde oksitlenme olan, taşıyıcı sistemleri zayıflamış yapılar var. Kentsel dönüşüm konusuysa tam bir muamma. Anlaşmazlıklar çok fazla, maliyetler sürekli artıyor, müteahhitler sözleşmelere uymakta zorlanıyor. Şu an bölgede eski binada 2+1 kiralık daireler 15-20 bin TL bandında; satılık daireler ise ortalama 3 milyon TL civarında.”

Ekonomik Koşullar Eski Binalarda Oturmaya Mecbur Kılıyor

Kocamustafapaşa semtinde emlakçılık yapan Kadir Yılmaz da bölgenin emlak piyasasındaki durgunluğa işaret ederek,

Vatandaşlar korkuyor ama ekonomik koşullar onları eski binalarda oturmaya mecbur bırakıyor. Yeni binalarda 2+1 dairelerin kirası 40-45 bin TL civarında. 50 yaş ve üzeri binalarda ise kiralar 15-20 bin TL arasında. Yeni binalarda satılık daire fiyatları 6 milyon TL’ye kadar çıkıyor. Eskiden deprem olunca insanlar yeni daire almasa da en azından gelip sorarlardı. Bu kez öyle olmadı

Avcılar’da Yapıların %45’i 1980 Öncesi Döneme Ait

Deprem sonrası dikkatleri üzerine çeken bir diğer ilçe ise uzun zamandır riskli yapı stoku nedeniyle gündemde olan Avcılar’dır. 1999 Marmara Depremi’nde yıkılan ilçede yıllardır yapılan kentsel dönüşüm projelerine rağmen halen yetersizlikler bulunmaktadır. İlçedeki yapıların %45’i, 1980 öncesi döneme aittir ve birçoğu hala aktif olarak kullanılmaktadır.

Avcılar’da emlakçılık yapan Mine Güncavar Çağlın ise Ambarlı, Cihangir ve Denizköşkler mahallelerinin en riskli zemin yapısına sahip bölgeler olduğunu vurgularken,

“Buna karşın Firüzköy ve Tahtakale mahallelerinin zemin yapısı daha sağlam. İlçede kiralık daireler 15 bin TL’den başlayıp 70 bin TL’ye kadar çıkıyor. Satılık daireler ise özelliklerine göre 2 milyon TL ile 5 milyon TL arasında değişiyor”

Related Posts

Türkiye’de kruvaziyer turizmi rotasında ilk sıra Kuşadası’nın

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, bu yılın ilk 4 ayında limanlara uğrayan kruvaziyer gemi sayısının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 37,4 artarak 169’a, kruvaziyer yolcu sayısının da yüzde 52,3 artışla 205 bin 758’e yükseldiğini bildirdi.

İtalyan üretiminde sınırlı artış

İtalya Ulusal İstatistik Enstitüsü’nün açıkladığı mart 2025 verilerine göre, ülkenin sanayi üretimi şubat ayındaki yüzde 0,9’luk düşüşten sonra yalnızca yüzde 0,1 oranında artış gösterdi. Bu sonuç, piyasalarda beklenen yüzde 0,5’lik yükselişin …

Ev sahipleri, kiracılar ve emlakçılar artık e-Devlet’ten yapacak

Tüm Emlak Danışmanları Birliği (TEDB) Başkanı Hakan Akçam, kira sözleşmelerinin e-Devlet Kapısı üzerinden hazırlanmasına ilişkin hizmetin bugün itibarıyla emlakçıların da kullanımına açıldığını belirterek, “Gayrimenkul sahipleri, emlak danışmanına Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün sisteminden yetki verebilecek. Emlak danışmanı da aldığı yetkiyle, kontratı kiracı adayına elektronik ortamda ulaştırabilecek” dedi.

BYD Türkiye planını değiştirdi

Çinli elektrikli otomobil devi BYD, Türkiye’de yeni fabrika kurmaya hazırlanırken sürpriz bir kararla planlarını değiştirdi. Türkiye ve Macaristan’da kuracağı fabrikaları elektrikli araç üretim üssüne çevirmeyi planlayan BYD, artan talebi karşılamak …

Tefecilere büyük vurgun! 75 gayrimenkul, 34 araba, binlerce çek ve senet…

Tefecilere yönelik Çanakkale merkezli 3 ilde düzenlenen operasyonda, 1 milyar 250 milyon TL değerindeki 75 gayrimenkule ve 34 araca el konuldu. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya operasyına ilişkin kişisel X hesabında yaptığı paylaşımda operasyonun …

Büyüyen tehlike

Her fırsatta ifade etmişimdir; 20. Asır 1945-1989 arasında hüküm sürmüş bir zamân dilimidir. Hobsbawn’ın onu Kısa Yüzyıl olarak nitelemesi boşuna değildir. 1989’u esas almamın sebebi ise, 20.Asrı nitelendiren meşhûr Berlin Duvarı’nın yıkılışıdır. Bu sembolik bir değerlendirmedir. Değilse 20.Asrın yıkılışı bu hâdise bir anda olmuş bitmiş değildir. Çöküş, parça parça yaşandı ve hâlen yaşanmakta . 2025, yâni kronolojik olarak 21. Asrın ilk çeyreğinde bile çöküş devâm ediyor. Bunu bana düşündüren

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir